Eş Seçiminde Güzelliğin Önemi

Güzellik

Güzellik, bir üstünlüktür. Ailesel bir yaşamın mutlu ve tatlı olması konularında birçok etkisi bulunmaktadır.

Eş ve yardımcı unvanıyla mutlu bir aile ortamı kurmak isteyen ve ömürlerinin sonuna kadar samimiyetle ve sevgiyle birlikte yaşamak isteyen iki insan; birbirlerini her yönden sevmeleri gerekmektedirler. Boy post ve görüntü olarak da birbirlerinden hoşlanmak zorundadırlar.

Güzelliğin, bireyleri üzerinde ölçüp değerlendirecek standart bir yasası ve kanunu yoktur. Dolayısıyla insanların zevkine bağlı bir konudur. Hatta bir kişi, bir kimsenin görüşüne göre güzel olabilir. Ancak başka bir kimseye göre de çirkin olabilir. Leyla ve Mecnun konusunda şöyle anlatılmaktadır:

Leyla, başkalarına göre çirkin bir kız idi. Ancak Mecnun’a göre çok güzel idi. Dolayısıyla güzellik, orantısal bir özelliktir. Süper (yani, bütün insanların beğenmiş) olması da gerekmemektedir. Ancak önemli olan konu; iki eşin birbirlerini beğenmeleri, birbirlerinden hoşlanmaları ve birbirlerini istemeleridir.

Eğer bir insan, eşinin boyunu postunu ve görüntüsünü beğenmezse aynı zamanda da sevmezse; istemeyerek olsa da ona eziyet etmesi, bahane üretmesi, her şeyini eleştirmesi ve yaşamı ona zehir etmesi mümkündür.

Eşin güzel olması; namusun ve imanın korunarak güçlendirilmesi konularında birçok etkisi bulunmaktadır. Eğer bir kişi, eşinin güzelliğinden hoşnut olursa; insanlık duygularını yitirmiş olması ve imandan (namustan) nasipsiz kalmış olması hariç gözü, kulağı ve fikri başkalarına yönelmeyecektir. Yabancı güzeller için hasret çekmeyecektir. Yabancı güzellerin peşine düşmeyecektir. Eşine (ister erkek olsun ister kadın olsun) ihanet etmeyecektir.

İslam dininde bu konu üzerinde ısrarla durulmuştur. Peygamber efendimiz (s.a.a.) şöyle buyurmaktadır:

Biriniz evlenmek istediğiniz zaman, eşin yüz güzelliği konusunda araştırma yaptığınız gibi saçları hakkında da soruşturma yapınız. Çünkü saç, güzelliklerden biridir. (İnsanın güzel olması konusunda çok önemli bir role sahiptir.)

Aynı şekilde, bozukluklardan ve sapmalardan korunabilmeleri için; eşlere kendilerini birbirleri için süslemeleri ve birbirlerini tatmin etmeleri öğütlenmiştir.

Masum imamlardan biri saçına ve sakalına kına yaktığı ve kendisini süslediği için, adamın biri şaşırarak ona şöyle dedi:

Kendinizi ne kadar güzelleştirmişsiniz!?

İmam cevap olarak şöyle buyurmuştur:

Evet, erkeğin güzel olması; kadının çok daha namuslu olmasını sağlar.

Bu konuya dikkat göstermemek; belki mutsuzlukların ve rezilliklerin olmasına neden olabilir.

Güzellik, bağımsız olarak değil öteki kıstaslarla ve özelliklerle birlikte değerlendirilmesi gerekir. Yani güzellik; dindarlık, namus ve ahlak olmaksızın üstünlük olarak hesap edilmemesinin yanı sıra çok tehlikeli bir belâ şeklinde de değerlendirilmiştir. Eğer bir kimse ahlak, namus, ailesel asalet, akıl v.b. benzer şeylere sahip olursa; güzellik işte o zaman bir üstünlük, değer ve olgunluk olarak hesap edilebilir. Yoksa rezil edici bir beladır.İffetsiz olan bir güzellik; çöplükte büyüyen bir güldür. Peygamber efendimizin (s.a.a.)

Çöplükte büyüyen gülden sakının…

Yine şöyle buyurmaktadır:

Bir kadınla (yalnızca) güzelliğinden dolayı evlenen bir kimse, onda hoşlanılmayan şeyler görecektir.

Güzellik, evlilik yaşamı için bağımsız olan bir kıstas ve bir ölçü olarak değerlendirilmemelidir. Güzellik, asli ve temel ölçülerle birlikte olursa, değer kazanan bir olgunluk sıfatıdır. Yoksa hiçbir değeri yoktur.

Bu sıfatın, bazı gençlerin akıl gözlerini kör etmekte olması ve gençlerin birçok değeri onun ayakları altında kurban etmekte olmaları çok üzücüdür. Kişinin dış çekiciliği, onların ileri görüşlülüklerini ellerinden almaktadır. Şaşkın bir hale getirmektedir. Asli kıstasları unutmaktadırlar. Ya da hesaba katmamaktadırlar… Dolayısıyla hayatlarının temellerini çürük zeminler üzerine bina etmektedirler.

Sonuç olarak; bir süre sonra yüzeysel cazibeler yok olup gitmektedir. İlk şehvet de sönüp yok olmaktadır. Geriye yalnızca hatırına evlendiği güzellik kalmakta ve o da eski canlılığını yitirmektedir… İşte o zaman sorunlar ve kötülükler ortaya çıkmaktadır. Artık beğenmediği şeyleri onda görmeye başlamaktadır.

Ancak dindarlık, namus, hakiki değerler v.b. benzer şeyleri hayatlarının temeli olarak karar kılan ve güzelliği ötekilerin yanında yalnızca tamamlayıcı bir üstünlük olarak gören kimse; zaman akıp gitse de yaşamlarını eskitemez. Çünkü yüce Allah şöyle buyurmaktadır;

Rahman, iman eden ve salih amel işleyen kimseler için bir sevgi yaratır

Yüce Allah, imanlı eşlere dindar olmalarına ödül olarak; onların kalplerinde, hiçbir etkenin hatta gençlik ve neşelilik döneminin bile soğutamayacağı ve yok edemeyeceği, bir muhabbet ve bir sevgi karar kılmaktadır.

Sizin yanınızda olan şey fani olur. Ancak Allah katında olan şey baki kalır

İlahi değerler üzerine kurulan bir ilişki, ebedi bir ilişkidir. Böyle olmayan bir ilişki sürekli olmayacaktır.

http://www.al-shia.com/html/tur/makale/01.htm

~ tarafından merveucar Mart 23, 2007.

2 Yanıt to “Eş Seçiminde Güzelliğin Önemi”

  1. Ben bir bayanim ve benden kisa boylu olan birini seviyorum,simdi bu ölcülere göre bizim evlenmemiz uygun olazmi sizce,bu yazidan böyle bir mesaj çikarilabilirmi.

  2. en önemlisi herşeyiyle güzel olsun
    hem huyuyla, hem cesediyle…

    Ama Allah c.c. Dostlarından bir tanesi buyurmuş; Ceseden hoşlandığınız kadınla evlenin. İleride aile yaşantısı için ondan bıkma yada tiksinti duyguları peydah olmasın.

Dut Ağacı için bir cevap yazın Cevabı iptal et